Oysa ki stresten dolayı abur cubura sığınmak sizi sandığınız kadar da iyi hissettirmeyecektir. Aslına bakarsanız, yaşadığınız yoğun duygular nedeniyle yediğiniz yiyeceklerin tam tadına bile varmanız mümkün değil... Böyle durumlarda ağzınıza bir sakız atmayı deneyin; böylelikle hem stres atın hem de olası fazla kilolarınızdan uzak durun.
Yorucu bir işin ucuna ödül koymak insanın doğasında vardır. Bu yüzden ciddi bir baskı altındayken; örneğin ofiste zorlu bir projeyle uğraşırken, bu işin altından kalktığınızda yeme şansı yakalayacağınız bir dilim pastaya odaklanmanız gayet normal... Ama bunun yerine, projenin sonrasında gideceğiniz bir masajı, arkadaşlarınızla yapacağınız programı düşleyebilir ve günlerin getirdiği gerginliği bu şekilde üzerinizden atabilirsiniz, öte yandan, yemek yemenin, özellikle de buzdolabının önünde hızlıca bir şeyler atıştırmanın kendinize verebileceğiniz hediyelerin en kolayı gibi göründüğü de bir gerçek.
Egzersiz yaptıktan sonra...
Egzersiz yaptıktan sonra vücudunuzdaki protein oranı doğal olarak düşer. Bu nedenle, koşu bandının üzerinde geçirdiğiniz saatlerin ardından, peynir gibi süt ürünleri ya da et tüketmek isteyebilirsiniz. Ancak iştahınızı büyük porsiyon bir yemekle kapatmak yerine, bir bardak yağsız süt içebilirsiniz. Böylelikle, sadece 86 kalori alarak hem ihtiyacınız olan protein takviyesini yapmış hem de spor salonunda geçirdiğiniz yorucu saatleri boşa harcamamış olursunuz.
Etrafınızdakilerden etkilendiğinizde...
Oldukça doyurucu bir akşam yemeği yemiş olduğunuz halde, bir arkadaşınızın davet ettiği partiye katıldığınızda, bir süre sonra masadakilerden atıştırmaya başladığınızı fark ettiğiniz olmuştur... Bu tutumunuz; masadaki çeşit çeşit yiyeceklerden etrafınızdakilerin onları yerken ki jest ve mimiklerine kadar uzanan çevresel faktörlerden kaynaklanıyor olabilir. Partinin atmosferine kapılıp, yediklerinizi fazla kaçırmamak adına, elinize bir maden suyu alarak çevrenizdekilere sohbet etmeyin deneyin.
Küçüklüğümüzden beri, kendimizi kötü hissettiğimizde, annemizin ya da öğretmenimizin kollarına koşmaktan bile daha cazip gelen, rengarenk şekerlemeler olmuştur. Annenizin ağladığınız zamanlarda kaç kez "Bak burada ne var!” diyerek size çikolatalı kurabiye uzattığını bir düşünsenize... Ama aslında, modunuzu düşük hissettiğiniz zamanlarda ihtiyacınız olan gerçek şey, duygusal yakınlık... Bu nedenle böyle anlarda, dolabı açıp çikolatalı kek aramaya başlamak yerine, telefonunuzu ya da bilgisayarınızı yanınıza alarak, yalan bir arkadaşınızla iletişim kurmaya çalışın. Uzmanlar bu yöntemin, sizi çok daha fazla enerjik hissettireceğinin de altını çiziyor. Bazen sadece arkadaşlarınızla mağaza vitrinlerine bakmak bile, can sıkıntısına en büyük ilaç olabilir.
Kadınlar, istemedikleri bir işi yapmak zorunda kaldıklarında veya üzerine düşünmek istemedikleri bir konu söz konusu olduğunda kendilerini yemeğe verirler. Beslenme uzmanları, en çok televizyon karşısında oturmak ya da internette takılmak gibi zamanı öldürmek için yaptığımız aktivitelerin yanında abur cubur tükettiğimizi söylüyorlar. Bu nedenle kafa yorduğunuz her neyse, görmezden gelmeyi bırakarak bir an önce halletmeye çalışın. Böylece hem kendinizi "işe yaramaz" ve "tembel" hissetmeyin hem de fazla kilolardan uzak durun.
Susadığınızda...
Açlık ve susuzluk hissettiğimizde beynimize hemen hemen aynı kodlarda mesajlar iletilir. Bu nedenle de, vücudumuz sıklıkla susuzluk hissini açlıkla karıştırır. Daha yeni yemek yediğiniz halde canınız birdenbire tekrar katı gıda tüketmek istiyorsa bunun nedeni büyük bir ihtimalle dokularınızdaki su kaybıdır. Uzmanlar bu nedenle açlık hissettiğinizde, öncelikle bir bardak su içmenizi öneriyor. 10 dakika bekledikten sonra bu sahte açlık hissi muhtemelen yavaş yavaş kaybolacaktır.
Evin içerisinde oyalanacak bir şey olmadığında kendinizi mutfakta buluverirsiniz. Eğer evden çıkma şansınız yoksa ve masa başındayken dondurma ve cipsin hayali yakanızı bırakmıyorsa, "online" oyun oynamak gibi dikkatinizi dağıtacak heyecanlı bir şeyler yapmayı deneyin. Hem eğlenceli vakit geçirecek hem de ellerinizi buzdolabından uzak tutmuş olacaksınız.
Yorgun hissettiğiniz zaman
Uykusuz kaldığınız gecelerin ertesinde kendinizi şekerli bir şeyler atıştırmak için yanıp tutuşurken bulduğunuz oldu mu? Bunun nedeni, vücudunuzun bitkin düşerek, enerjiye ihtiyaç duyması. Şekerli atıştırmalıklar, ihtiyacınız olan enerjiyi anlık olarak verir. Bu noktada alacağınız kalorilerden de daha önemli olan; metabolizmanıza birden yüksek miktarda şeker girmesidir. Bu, önce kendinizi iyi hissettirir ama sonra şekeriniz kısa sürede hızla düşer ve bunun sonucunda daha bitkinleşirsiniz. Bu tür durumlarda, kendinizi daha zinde hissetmek için basit egzersizler yapmayı ya da kısa ve tempolu yürüyüşleri tercih edin. Direncinizin düştüğü günlerde yatağa 10 dakika erken girmek veya gün içinde vakit bulduğunuzda biraz kestirmek de çözüm olabilir.
0 yorum:
Yorum Gönder